21 Haziran 2008 Cumartesi

Bölüm 5 - İki Yüzlüyüz

"şeytan diyor çak ağzına iki tane ama işte patron olmuş, mecburen iyi geçiniyoruz."

"ne kankası yaa. şu iş bi bitsin, bir daha selam vermem o zibidiye."

bir öyleyiz bir böyle. aklımız başka dilimiz başka. gerçek yüzümüzü kimse bilmezken, menfaatlerimiz için sürekli iki yüzlülük yapıyoruz. cesaretimiz yok olduğumuz gibi davranmaya, aklımızdan geçenleri konuşmaya. ona başka görünüyoruz, buna başka. herkese gülücükler dağıtıyoruz ama içimizden küfrediyoruz. canım kardeşim diyoruz ama bir yandan kuyusunu kazıyoruz. arkadaşım diyoruz ama düşünüp mastürbasyon yapıyoruz. çok iğrenç yaratıklarız biz. Allah bizim belamızı versin e mi?

Bölüm 4 - Abazayız

"abi hastayım o kızın gögüslerine, bir de böyle askılı falan giymiyor mu off!"

"şu kız bana bi kere versin, başka bir şey istemem."

"hadi plaja gidelim, bi sürü bikinili taş hatun var oğlum. osbire malzeme çıkar."

sanki hiçbirimizin annesi, kız kardeşi, ablası, sevdiği bir kız arkadaşı, sevgilisi yok. her gürdüğümüz karşı cinsi çıplak hayal ediyoruz. onunla sevişme sahneleri canlandırıyoruz zihnimizde. her muhatap olduğumuz insanla sevişme ihtimalimiz üzerine kuruyoruz ilişkilerimizi ama hiç düşünüyor muyuz ki aynısını bizim annelerimiz, sevgilililerimiz, kız kardeşlerimiz için de yapıyorlar. evet yapıyorlar ulan. nasıl biz milletin sevgilisine, kardeşine "acaba bana verir mi?" diye yaklaşıyorsak, onlar da bizim sevgililerimize, kardeşlerimize, eşimize dostumuza öyle yaklaşıyorlar. müstehak bize. Allah bizim belamızı versin e mi?

Bölüm 3 - Fesatız

"o kız arabası var diye çıkıyor o çocukla."

"bu herif niye bana yardım ediyor? ne çıkarı var acaba?"

"abi kızla tanışalı 2 gün oldu, hemen canım falan demeye başladı. kesin kaşar o kız."

her lafın altında bir alt metin, her iyiliğin altında bir menfaat arıyoruz. yahu, bir yere kadar ön yargı kabul edilebilir eyvallah. ama fesatlık derecesinde her şeyden mana çıkarmak niye? dünyada iyi niyetli insanların kaldığına neden inanmıyoruz? herkesi kendimiz gibi mi sanıyoruz acaba? Allah bizim belamızı versin e mi?

2 Haziran 2008 Pazartesi

Bölüm 2 - Dedikoducuyuz

"melis'in sevgilisi geçen gün eski sevgilisiyle buluşmuş."

"o kızı geçen gün roxy'de bi çocukla öpüşürken görmüşler."

"o çocuk pornocuymuş biliyor musun? bütün gün youporn izliyormuş."

bazen başkalarının yaşadığı olaylar için, kendi yaşadığımız olaylardan daha çok heyecan duyuyoruz. derhal birilerine anlatma ihtiyacı ile kavruluyoruz. neden böyle yapıyoruz? başkalarına anlatacak, kendimize dair kayda değer bir şeyimiz yok mu? ulan bize ne elalemin ne yaptığından. kendi işimize baksak ya biz. Allah bizim belamızı versin e mi?

Bölüm 1 - Yalancıyız.

"ay, o çocuk benim peşimden çok koştu ama ben yüz vermedim."

"abi o kız geçen barda beni 2 saat kesti, istesem alır götürürdüm eve."

"ben biliyorum o kızı. kaşar zaten o, 2 votkaya veriyor."

"öss'ye hiç çalışmadım, paso gezdim. ben onun kadar çalışsam şimdi boğaziçi'ndeydim."

yapmadığımız şeyleri yapmış gibi, olmamış olayları olmuş gibi, bilmediğimiz durumları biliyormuş gibi anlatıyoruz. ulan kimi yiyoruz? havamız kime? sallıyoruz da ne oluyor yani? Allah bizim belamızı versin e mi?